Fizik derslerinizi hatırlarsanız, P Momentum'dur. Hareket eden bir cismin durma noktasına gelme direnci, m x v (kütle x hız) olarak ifade edilir.
P= mv
Momentum basitçe hareket halindeki kütle veya hareketli bir nesnenin hareket miktarı anlamına gelir. Hareket eden bir nesnenin momentumu ne kadar fazlaysa, durması o kadar zor olur.
Koşuya çıktığınızda, bazen başlamak zordur, ancak bir kez hareket etmeye başladığınızda, genellikle durmak için belirli bir çaba göstermeniz gerekir. Performansın içinde kaybolmuş gibi, sanki her şey otomatik pilotta ilerliyor gibi kolaylaşır. Momentumunuz ne kadar büyük olursa, durmanız o kadar zorlaşır ve koşmak o kadar kolay olur. Örneğin, bir fitness antrenmanı sırasında, bir kettlebell'i veya ağırlık plakasını her salladığımızda momentum vardır. Yine aynı şekilde, momentum ne kadar büyük olursa, nesnenin durması o kadar zor ve hareket o kadar kolay olur.
Spor takımlarının ‘momentum kazandığını' sık sık duyarız. Takım olarak büyük bir ivme kazandıklarını. Oyuncuların tereddüt etmeden, kaybetmemek için değil, sadece kazanmak için mücadele ettiğini izleriz mesela.
Momentum aynı zamanda bir iş gücüdür. İşletmeleri ileriye taşıyan şey budur. Durdurulamaz bir ivme yaratmak, güçlü bir şekilde ilerlemek her işletmenin ihtiyacı olan şeydir. Oluşturulduktan sonra çok hızlı yayılır ve önemli bir büyüme sağlar.
Kariyerimdeki tüm başarılar, takım momentumu yaratabildiğim için oldu. Sonra tamamen yok edildiği zamanlar oldu.
Bir de şu var, momentumu yeniden kazanmak, momentumu sürdürmekten daha zordur.
Momentum motivasyon yaratır. Motivasyon fırsat yaratır ve fırsat sonuç yaratır.
Unutmayın, başlamanın en iyi yolu başlamaktır ve bir kez ivme kazandığınızda her şey mümkündür. Ama aynı zamanda çok fazla düşünmeyin. Çok fazla düşünmek momentumunuzu yok edebilir.
Ozge McAree